Kış ölümler

Gayet İngiliz bir yazı olsun havadan konuşalım istedim bu Pazar. Havalar soğudu, grip nedeniyle derslere gelmeyen öğrenci sayısı arttı. Bunun sınav dönemi olmasıyla yakın ilişkisi mutlaka vardır ama olsun biz onların soğuk algınlığından yataklara düştüğüne inanmak istiyoruz.

Hafta içinde Ulusal İstatistik Ofisi geçen yıla dair ölüm istatistiklerini açıkladı. Bir nüfusbilimci olarak en sevimsiz bulduğum bahis de budur. Muhtemelen yaşlandıkça bu hoşnutsuzluğum artacaktır. Az gelişmiş ülkelerde bebek ölümleri öne çıkarken bizim gibi ülkelerde yaşlı ölümleri gündeme daha çok geliyor. Nüfusun neredeyse çoğunluğunun 45 yaş ve üzerinde ve her dört kişiden birinin 65 yaşının üzerinde olduğunu düşünürsek bu çok şaşırtıcı değil.
Neyse bu kış ölümlerinin en rağbet ettiği grup da bu eski gençler. İstatistik ofisi geçen yıl Britanya’da yaşlılar arasında kış ölümlerinde bir önceki yıla göre yaklaşık yüzde 50 artış olduğunu hesaplamış. Kabaca ifade edersek geçen kış, fazladan 10,000 emekli erken terketmiş sahneyi. Ancak istatistiklere göre her yıl bir önceki yıla göre daha fazla kış ölümü görülüyormuş yaşlılar arasında. Son yıllarda kışların öyle olağandışı soğuk olduğunu söylemek pek mümkün değil ama geçen yıl yüzyılın en soğuk günlerini görmüştük.

Geçen kış torunlar kar topu oynarken ihtiyarlar evlerinde soğuktan veda etmişler hayata. Aslolarak bu bir skandal. Britanya’dan çok daha soğuk ülkeler olan İsveç, Finlandiya Norveç gibi ülkelerde kış ölümleri çok daha düşük düzeyde. Skandalın kaynağı sorunun temelinde yatan neden: “yakıt yoksulluğu”. Yakıt yoksulluğu ailelerin gelirlerinin yüzde 10’undan fazlasını yakıta harcadıkları durumlara deniyor.
İşin ucu tabii ki petrol fiyatları artarken gaz ve elektrik fiyatlarını katlayarak artıran enerji şirketlerinin aç gözlülüğüne dayanıyor. Hükümet bazen sessiz kalarak ve bazen de destek çıkarak tüketiciyi bu şirketlere peşkeş çekiyor. Sonuçta son iki yılda ham petrol fiyatları ciddi oranlarda düşmüş olmasına karşın bizim ödediğimiz elektrik ve gaz fiyatlarında aşağı doğru bir hareket olmadı.
Dolayısıyla da yaşlıların aldıkları emekli maaşları kışın yakıt masraflarını karşılamaya yetmiyor. Devlet sınırlı sayıda haneye yalıtım iyileştirmesi ve yakıt yardımında bulunuyor ancak yardımı alamayan ve de alamayacak durumda olanlar için bir çözüm yok.
İndependent gazetesi “Büyük Enerji Soygunculuğu”na karşı kampanyasında enerji fiyatlarının yüzde 10 azaltılmasını ve enerji piyasası denetleme kuruluna enerji şirketlerine yaptırım uygulama yetkisi verilmesini istiyor.
Mesele sadece yaşlılarla ilgili değil ama büyük ihtimal bu büyük soygunu daha sessiz ve yalnız gögüsledikleri için hasar da daha büyük oluyor. Sonuçta geçtiğimiz altı yılda yakıt yoksulu hane sayısı 1 milyon dolayından 6.6 milyon’a yükselmiş.
Kışa giriyoruz ve meteoroloji bu kışın daha sert geçeceğini tahmin ediyor. Yani içinde bulunduğumuz durum devam ederse çok daha ağır kış ölümü sayılarıyla karşılaşacağız ve maalesef bunun yüzde 90’ı yine emekliler ve yaşlılar olacak.
Geçen Liberal Demokrat Chris Huhne hastanelerdeki anormal ölüm sayıları üzerine hükümete çatarken aşırı bürokrasiden dem vurup “bunlar kağıt üzerinde güvenlik ve sağlık peşindeler hasta sağlığı peşinde değil” dedi. Bu sanırım Britanya’nın temel taşı haline geldi. Heryerde sınırsız sayıda kayıt kuyut tutuluyor ve çoğu zaman iş yapacak insandan çok yönetici var.
Kış ölümlerine ilişkin de eminim sınırsız sayıda denetleyici ve yönetici var ancak üç beş ihtiyara verecek haftalık 25 Sterlin yok.
Emekliler ve Yaşlanan Toplum Bakanı Eagle, “yaşlıların kaloriferlerini açmaktan korkmalarını istemiyorum” buyurmuş ve eklemiş “herkesin neye hakediyorlarsa onu almasını sağlamak istiyorum.” İstemek başarmanın yarısı tabii ama bu hakediş kısmı biraz fazla açık uçlu olmuş. Gelecek yıl yine 40 bin kış ölümü olduğunda melek bakan çıkıp eee “herkes layığını bulacak demiştim” demese bari.
Bir de unutmadan: AB’ye aday en büyük ülkede bu kış ölümü ve yakıt yoksulluğu istatistikleri hesaplanıyor mu? Gerçi büyük belediye başkanları zaten kömür dağıtıyorlar kaygılanmaya herhalde gerek yoktur.
Bayramınız kutlu olsun ama küçük ve büyük baş hayvan katliamından uzak durun.
İyi pazarlar ve bol şanslar.

* This article was first published in BirGun: http://www.birgun.net/haber-detay/kis-olumler-12119.html
** İbrahim Sirkeci Londra Regent’s Üniversitesi’nde Ulusötesi Çalışmalar ve Pazarlama Profesörü olarak görev yapmaktadır.
[contact-form][contact-field label=’Name’ type=’name’ required=’1’/][contact-field label=’Email’ type=’email’ required=’1’/][contact-field label=’Website’ type=’url’/][contact-field label=’Comment’ type=’textarea’ required=’1’/][/contact-form]

Scroll Up